ozan workout roportaj

Ozan Workout Röportaj

   

Spora başlamaya nasıl karar verdiniz?

Lise’ye geçtiğim zaman başladım, orta okulda çok kilolu birisiydim ve babam sürekli abur cubur alırdı, bunları yerken oyun oynamak bana o sıralar çok zevkli gelse de arkadaş ortamındaki bana yapılan sözlü şakalar (kilolarım hakkında) artık beni üzüyordu, ve artık ailem de kilolarımın çok olduğunu söyleyerek baskı yapınca.. Ben de spora başlama kararı verdim. Başladığım zaman inanılmaz şekilde hayat kalitemin arttığını gördüm. Bu hani bazı sporcu arkadaşlarda olur ya, spora başladığım zaman aynadaki görüntümün değiştiğini gördüm ve bağımlılık yaptı, sporu bırakasım gelmedi gibi.. Ben de ise bu hayat kalitemin ve özgüvenimin artışından dolayı bağımlılık kazandırttı. Böylelikle spora başlamış, devam etmiş oldum.

Spora başlamadan önceki ve sonraki hayatınızı karşılaştırırsanız gözle görülür farklar nelerdir?

Kessinlikle özgüven, fiziksel görünüm, sosyalleşebilmem olurdu. Evden çıkamayan birisinden.. Şuan calisthenics’de insanların idolü olan birisine yükselebildim. Bu gurur verici ve bir o kadar da güzel bir hikaye.

Spor hayatınızda en büyük motivasyon kaynağınız ne oldu?

Kişisel blogumda yayınladığım gibi bir motivasyon videosu beni hırslandırdı ve spora giriş yapmamı sağladı. Sürekli bu tarz videolar izledikçe beni tekrar tekrar motive ediyordu, Jeff Seid, Ryan Casey, David Laid gibi isimleri izledikçe motivasyonum artıyordu. Fakat soruya gelecek olursak en büyük motivasyon kaynağım sanırım Yarışma haberleridir diyebilirim. Eğer branşımla ilgili bir yarışma varsa kendimden geçiyorum resmen. Tüm odağım birincilik almak için çalışmalar oluyor.

Sıkıldığınız ya da pes ettiğiniz zamanlar oldu mu? Olduysa bu dönemi nasıl atlattınız?

Çok oldu, özellikle bu spordan gelirimi kazanma sürecine kadar (2,5 yıl) karşılıksız her gün içerik ürettim. Ailemle ters düştüm. Etrafımdakilerle ters düştüm. Çünkü var olan bir işimden ayrılmıştım. İşim de gayet güzeldi protein, bcaa tozları satan bir firmada satış danışmanlığı yapıyordum. (Supplementler mağazasında) Buradan çıkma sebebim sporumu daha rahat yapabilmek ve youtube, tiktok gibi platformlara içerik üretebilmekti. Haliyle bu sebeplerden dolayı işi bıraktığımı insanlara anlatınca çok büyük eleştiriler alıyordum. Zaman geçtikçe ve yaptığım bu işten gelir gelmeyince pes etmeyi çoğu kez düşündüm. Ama tek bir mermi hakkım vardı ve geri dönüş yoktu. Bu işleri sevdiğim için yaptığımdan dolayı elbette bir şeylerin olacağını biliyordum, kalitemi arttıyordum. Yerimde sayıklamıyordum. Fakat yine beni maddi anlamda finanse edebilecek hiçbir kaynak gelmiyordu. Tam bu vazgeçmişliklerin ortasında online eğitim sistemimi kurdum. İlk gelirlerimi bu şekilde almaya başlamıştım. Maddi olarak aylık 500TL bile beni çok mutlu ediyor, sporumu yapabilmem açısından bana yeterli oluyordu. Bu zinciri devam ettirdim. Şükür ettim, mutlu oldum ve bundan sonraki her pes etme hissimde nerelerden geldiğimi, nasıl yollardan geçtiğimi hatırlar, yoluma son gaz devam ederim.
İlgini Çekebilir!  Omega-3 (Balık Yağı) Zayıflatır Mı? Ne İşe Yarar?

Sizin için spor hayatınızdaki kırılma noktası ne zamandır?

Online eğitim sistemimi ”Calisthenics / crossfit / streetlifting hakkındaki koçluğumdan bahsediyorum.” Kurduğum zaman diyebilirim. Tabi bu dönemi kurduğum zaman Canan’la tanışmıştım. Yani hem Canan’la tanıştığım zaman, hem de koçluğumu açtığım zamanki gelen talepler kırılma noktam oldu diyebilirim. Bir kız arkadaş ne kadar etki edebilir ki demeyin arkadaşlar. İnanın bunun için ayrı bir yazı bile yazabilirim. Sadece doğru bir ilişkiniz olsun yeterli.

Spor hayatınızda en büyük desteği kimden aldınız?

Hmm.. Güzel soru, Babam her ne kadar bana karşı çıksa da bu işi bırakıp, sporcu ve içerik üretici olmam kısmına. Burada bir şeyler başardıkça bana maddi olarak çok destek sağladı. GO PRO, Kamera ve beslenmemdeki et, yumurta vs. gibi gıdalarda yardımcı oldu. Kendisine çok teşekkür ederim. Ekibim Beon çok yardımcı oldu, aynı zamanda kendileri benim abilerimdir. 0 noktamdayken beni reklam edip, maddi ve manevi çok destek sağladılar çok teşekkür ederim onlara da. Ve bana tanıştığımızdan bu yana destek çıkan arkamda olan ve sağlıklı kararlar almamı sağlayan kız arkadaşım Canan. Hepsinin benim yani OZAN WORKOT oluşumda çok büyük faydaları ve destekleri var.

Antrenman ve beslenme programınız nasıl?

Başladığım zaman haftada 4/5 kere sadece 100 barfiks, dips, squat, şınav yapıyordum. Kaç set ve tekrar sayısı yaptığımın bir önemi yoktu, sadece o gün o antrenmanın bitmesi gerekiyordu. Tabi zaman içerisinde bu antrenman sistemini değiştirdim. Şuan yarışmalara hazırlandığımdan dolayı haftada 3 kere streetlifting, 1 kere kardiyo (koşu, ip atlama, bisiktlet sürme) ve 1 kere calisthenics antrenmanı yapıyorum. Beslenme kısmına gelecek olursak, net ve ciddi olduğum bir kısımdır. Şeker asla ve asla kullanmam, sadece 1 porsiyon meyve tüketirim oradan gelecek olarak fruktoz şekerini kabul ederim ancak 🙂 Ev yemekleri tüketirim ve ev yemekleri ile vücut yapılabileceğini savunurum. İlla her şeyin dört dörtlük olmasına gerek yok. Ben hatırlıyorum antrenman sonrası gelip tarhana çorbası üstüne kepek ekmek doğrayarak içmiştim ki bu en basit örnektir. Sebze tüketmeyi severim, kahve, pilav, bunları tüketmeyi severim açıkçası ve genel olarak kalori saymam. Ama kendim o gün fazla antrenman yapıyorsam ne bulduysam (ev yemeği olarak) tüketirim.

Yeni başlayanlara tavsiyeleriniz nelerdir?

Calisthenics uzun soluklu bir spordur. Fitness gibi değildir. Çünkü burada tamamen kendi vücut ağırlığımızı kullanıyoruz. Adaptasyon süreci benim gözlemlediğimce 4 aydır. Genellikle sporcular ya bu sürede sporu bırakıyorlar, ya da calisthenics’in ne kadar güzel bir spor olduğunu fark edip üstüne düşüyorlar. Kırılma noktaları bence 4 aydır. Sabırlı olsunlar, bilgiler araştırsınlar. Benim youtube kanalıma bakabilirler, +300’den fazla ekipmanlı/ekipmansız calisthenics içeriği paylaşıyorum. Ordan bu spora olan temellerini atabilirler. Ayrıca gelişimlerini, barfiks olsun dips olsun muscle up olsun kayıt altına alsınlar, ileride çok geliştikleri zaman bu tarz önceki videoları altın değerinde oluyor. Ben ilk zamanlar haftadan haftaya kendimi çeker ve bir sonraki hafta ile kıyaslayıp formumu kontrol ederdim, aynı şekilde tekrar sayılarını da. Ezber antrenman yapmasınlar. Bir gün kahve ile oturup haftalık programlarını düzenlesinler, benim onlara tavsiyem ya push/pull/legs antrenmanları yapmaları ya da upper/lower/rest antrenmanlarını önermem olacaktır.
İlgini Çekebilir!  Tomografi Zararlı Mı? Zararları Nelerdir?

Spor yapanların en çok hangi hataları yapmamasını tavsiye edersiniz?

ANTRENMAN ÖNCESİ 10/15 DAKİKA ISININ. Lütfen ısının, bu sporca eklem, bilek bölgelerini çok kullanıyoruz. Sakatlanmaya çok müsait bölgeler. Ben başladığımdan bu yana sporcularda gördüğüm en büyük sıkıntı bu sakatlanmalardı, hepsinin de nedeni antrenman öncesi iyi ısınmamasından kaynaklıydı. Sadece ısınma da yetmez. Antrenman sonrası 10 dakika da soğuma yapın arkadaşlar. Emin olun size çokça + olarak dönecektir. Bu hatayı yapmadığınız sürece bu sporda önünüz açıktır.

Supplement kullanıyor musunuz? Kullanıyorsanız hangi supplementleri kullanıyorsunuz?

Evet kullanıyorum, TakeHİQ Markasının gaineri, pre workout’u, protein tozunu, argininesini, glutaimini kullanıyorum. Ekstradan dönem dönem creatin aldığım oluyor. Vitamin olarak ZMA, OMEGA 3, Glikozamin (eklem sağlığım için) ve C Vitamini kullanıyorum.

Sizce gelişimi etkileyen en büyük faktörler neler ?

Antrenmanın bilim olduğunu ve sabır içinde yapmak olduğunu anlamak. Bu bence inanılmaz geliştirecektir bizleri. Ben yaklaşık 1 yıl plato evresinde kaldım maalesef. Gelişemiyordum. Nedeni ise sürekli kendimi zorlamak, 2-3 saat antrenman yapmak bazen 4 saat antrenman yapmak. Sonrasında ne zaman antrenmanlarımı sistematik şekilde oturtturdum. Ardından gelişmeye başladım. Antrenman bilimini öğrenin, @RPE değerini öğrenin. Sürekli araştırın. Okuyun ve bilgilenin arkadaşlar. Sürece güvenin. Hızlı gelişmeye odaklanmayın. Nasıl her gün yemek yiyoruz, uyuyoruz, nefes alıyoruz. Sporu da bu rutinlerinizin ve olmazsa olmazlarınızın arasına sokun. 3 Ayda böyle, şöyle olurum diye kendinizi kasmayın. Zaten böyle yola çıkan kişiler direk bırakıyor. Kısaca sporcu ritüel haline getirin zaten gelişeceksiniz.

Shredded Brothers ile tanışmanız nasıl oldu?

Harika bir soru gelmiş 🙂 Shredded Brothers ekibini daha spora başlamadığım zaman Youtube’da sadece sohbetlerinden dolayı izliyordum. Spora başladığımda da yağ yakım antrenmanlarını, yağ yakıcı tariflerini izleyip kendimde uyguluyordum. Sonrasında bir gün Yahya abi bana Instagram’dan mesaj attı. Gece saat 1’de falan, ben de genelde mesaj isteklerini sürekli kontrol eden ve sorulan soruları cevaplayan birisiyimdir. Ben spora başlarken bana cevap vermeyen kişilere nazaran ben herkese müsait oldukça yanıt veren birisi olacağıma dair kendime söz verdim. Her neyse gece yatmadan 1,2 soru daha cevaplayayım devam bir baktım 25Yahya yazmış. Dedim ahaan, bu o mu acaba falan sonra mesaja bir girdim gerçekten Yahya abi bana ”Bro nasılsın?” yazmıştı inanılmaz sevinmiştim, o kadar izlediğim kişiler sevdiğim kişiler bana böyle mesaj atmıştı tabi nabzım yükselmişti ve çok sevinmiştim. Kendisi yaptığım işleri beğendiğini ve tanışmak istediğini söyledi ben de tabii ki abi nasıl ve ne zaman istersen demiştim. Sonrasında Resul abi ile birlikte sağolsunlar bir kafeye geçmiştik ve 4-5 saat konuşup sohbet etmiştik. İnanılmaz vizyonlu insanlar, işlerini inanılmaz kaliteli yapıyorlar. O tanışmamızdaki 4-5 saat çok hızlı geçmişti sadece 2 saat ben Yahya abiyi ve vizyonlarını dinlemiştim. Yapmak istedikleri, yapacakları şeyler cidden Türkiye spor camiasını kökten değiştirecekti. Onları şimdi burada aktarmayayım belki bir gün beraber soru cevap yaptığımız kısımda bunları anlatırım. Tanışmamız bu şekilde olmuştu.
İlgini Çekebilir!  Ton Balığı Kilo Aldırır Mı?

TakeHiq ürünlerinden bahseder misiniz?

TakeHiq, En kaliteli hammaddeleri alıp (Almanya’dan) Türkiye’de paketleyen bir Nutrition’dur. Kalitesinden 1 gram ödün vermiyor. Ben şahsen kendim kullanıp gönül rahatlığı ile insanlara sunabiliyorum. Çünkü paketlemesini ve hangi hammaddeler ile bu ürünleri yaptıklarını kendi gözlerimle gördüm. Hijyenikliğinden tutun, disiplinine, işleyiş şekillerine kadar her süreci gördüğüm için ben bu markaya sonsuz güveniyorum. İnsanlar sadece şunu anlamakta güçlük çekiyorlar. Neden bu kadar pahalı? Cevabı aslında çok basit. Hammadde yurt dışından geldiği için ve malum Türkiye’ye de kur oranları sabit durmadığı için ürünün fiyatında oynamalar olabiliyor. HİQ 0,10 euro’luk hammaddeyi almıyor diğer markalar gibi. Veya daha ucuz hammaddeyi alıp, reklam yaptırıp biz en iyisiyiz diye geçinmiyor. HİQ en kaliteli hammadde ne ise onu alıp sporculara sunuyor. Kalitesinden ödün vermediği için de fiyatı normal olarak bu şekilde oluyor. Buradan öğrenci arkadaşlara sesleniyorum. Gibi adını dahi duymadığınız markaların ürününü almayın. Azcık daha para biriktirip en azından bilindik bir marka alırsanız. (Kalitesi yüksek olan ve hangi hammaddeyi kullanıyor bunları bildiğiniz markalardan bahsediyorum.) Sizin için daha iyi olacaktır. Öteki türlü ne içeriği olduğu belirsiz markalardan ürünler almayın. Hem sonuç göremezsiniz, hem de sağlığınız açısından da tehlikeye girmiş olursunuz. Üstelik tüm HİQ ürünlerinde %10 İndirime sahip ”OZAN10” kodunu da kullanırsanız oldukça fazla indirim olduğunuz görürsünüz. Yakın zamanda HİQ’den Türkiye’de daha önce görülmemiş ürünler çıkacaktır. Sadece birazcık sabır.. 🙂 Ozan Workout Kimdir? https://www.instagram.com/ozanworkout/ http://www.beonofficial.com/
Paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir